JRR Tolkien'in şizofrenik orta dünyası

                                                   Orta Dünya'da neler oluyor?

    İlk Yüzüklerin Efendisi kitabını elime aldğımda hiç düşünmemiştim bir fantastik kurgu kitabının manyağı olacağımı. Normal, amaçsız bir yaz tatilinde elime geçiverdi tek ciltlik yeşil kaplı o kitap. Zar zor kitap okuyan birisi için muhteşem bir hızda okuyuverdim. Adam sadece yazmamış, hissetmiş, yaşamış anlattıklarını. Karakterler pembe dizi karakterleri gibi değil, rus edebiyatının muhteşem tasvirleri gibi. Üstüne üstlük mutlaka bir karaktere yakıştrıyorsun kendini ve kendine yaraşır bulduğun karakter, iyi de olsa, kötü de olsa mutlaka önem verilmiş bir karakter oluveriyor. Kimisi ben kral adamım der hemen Arathorn oğlu Aragorn çıkar karşısına. Kimisi ayrıntı hastasıdır, incelikte gizlidir her şey der, zart hemen Legolas. Bazısı ben hokuspokusçuyum, banane kılıç kalkandan der, bu güne kadar ki en iyi büyücü karakteri çıkar karşısına-Gandalf-Mithrandir. Benim zaaflarım var, seçeceğim karakterde bir şeyi müthiş yapsın, varsın gerisi eksik kalsın dersin, yeryüzünde olmasa da, yer altının kralları çıkar, cüce Gimli. Ee yeter ulan, binlerce yıldır var bunlar, destanlardan çaıyor bu herif dersen al sana hobbiti, enti, trolü, örümceği, ejderhası, balrogu, uruk-haisi, goblini ve daha nicesi. Kuzey ülkelerinin efsanelerini uzun uzun öğrenen Tolkien, bu efsanelerden faydalanmıştır tabiki.
    Yazar ilk önce yarattığı dünyada tanrısal bir güç ortaya atmış "Her şeyden önce Eru vardı" diye. Sonra Valar gelmiş, Arda'nın hükümdarları. Sonra Valarda kendi halklarını yaratmış, cüceler, insanlar, elfler, orklar gibi. Bu yaratılış hikayeleri gerçekten enteresan ayrıntılarla dolu. Okurken mest olacaksınız.
    Yüzüklerin Efendisi kitabı esasen yaratılan dünyanın 3.çağı oluyor. Daha önceki çağlarda neler olduğunu Silmarillion kitabında göreceksiniz. Silmarillion bir nevi orta dünyanın meydan larusu olmuş oluyor. Her türün yoktan var oluşunu o kadar efsane bir dilde anlatıyor ki, karakterlerle bütünleşiveriyorsunuz.
    Çocuklara masallar tadıyla başladığı bu efsaneler dizisinde heralde Tolkieninde o kadar çok hoşuna gitmiş olmalı ki en çok Hobbitlere önem veriyor. Kaptan Spark gibi sivri kulaklı, kıllı bacaklı bu yaratıklar ayrı bir kitap bile olmuş.
    Pek çok hikaye var yazdıklarında Tolkien'in. Benim kendi tercihim ise en iyisinin Turin Turambar'ın hikayesi. Yenilmez savaşçı Turin'in ejderlerin babası Glaurung tarafından zehir edilen acı dolu hayatının anlatısı müthiş. Hobbit filmine karar vermeden önce eminim ki Peter Jackson düşünmüştür acaba Turin'i mi anlatsam diye.

Hobbit film afişi

   Ben okumam, film yapsınlar izlerim diyenler izlemişlerdir LOTR efsanesini. Oskar moskar hiç bişey bırakmamıştı, sildi süpürmüştü Peter Jackson. Bakalım aralıkta girecek Hobbit efsanesinde neleri göreceğiz. Umarım çok başarılı olur da 2015lerde seriye yeni filmler eklenir.